POLAT ÇİFTİ HANGİ SUÇLARLA YARGILANACAK?
Dilan ve Engin Polat çifti hakkında 3 önemli suç iddiasıyla dava açıldı. Bu suçlar, şu yasalar kapsamında ele alınacak;
– 5549 sayılı Suç Gelirlerinin Önlenmesi,
– 213 sayılı Vergi Kanunu’na muhalefet
– 7258 Futbol ve Diğer Spor Müsabakalarında Bahis ve Şans Oyunları Düzenlenmesi Hakkında Kanun’a muhalefet.
Polat ailesi, bu suçlar içinde vergi kanunu dışındaki suçlardan bilgisi olmadığını savunuyor. Dilan ve Engin Polat, soruşturmadan haberdar olduklarında yazılı açıklama yaparak, dolaylı olarak vergi suçu nedeniyle soruşturma açılabileceğini kabul etti. Soruşturma sırasında şüphelilerin yazılı açıklama yaparak, kendilerine yönelik suçlar arasında tercih yapması, işi daha ileriye götürerek yargıya “boşuna zaman kaybetmemeleri” için çağrı yapmasına pek rastlanır bir durum değil. Polat ailesi yazılı açıklamasında şu ifadelere yer vermişti:
“- Bizde de her kulda olacağı gibi beşeri hatalar mevcuttur.
– MASAK raporuna göre, hakkımızda vergi sorumluluğu dışında herhangi bir kara para, yasadışı bahis vb. suçlama, tespit ve delil yoktur.
– Hukukçularımız değerlendirmesi ve mahkemelerimizin itibar ettiği bilirkişi bilimsel mütaalaları ortada vergi sorumluluğu dışında, örgüt suçu, kara para, bahis gibi bir suçlamanın olamayacağı yönündedir.
– Bugüne kadar ülkemizde buna benzer olaylarda yaşanmış tüm soruşturmalara göz atıldığında yargılama sonrası sonuç dağın fare doğurması gibidir.
– Soruşturma makamlarından yargılama sonunu davranmalarını bekliyoruz”
POLATLAR KAPI KAPI GEZDİ
Açıklama, Polat ailesinin durumlarını vergi uzmanlarına sorduklarını ve hukuk desteği alarak yargıya çağrıda bulunduklarını gösteriyor.
Dilan ve Engin Polat çiftinin soruşturmayı duyar duymaz önemli bazı hukukçu ve vergi uzmanlarına giderek görüş almaya çalıştığı biliniyor. Bu uzmanların çoğu, tabloya bakarak Polat çiftini geri çevirdi, ağır suçlamalar olan dosyayla ilgilenmek istemedi.
Açıklamanın beşeri kusurları kabul ederek başlaması ardından “vergi sorumluluğu” dışında suç olmadığına dair ifadeler içermesi, Polat ailesinin bu suça odaklandığını gösteriyor.
Aile bu açıklamayı yaptığında, tutuklanmamışlardı ve soruşturma devam ediyordu.
Ailenin bu açıklamasına karşılık Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı, 22 Kasım tarihli açıklamasında Polat ailesinin kara para, yasadışı bahis ve vergi kaçakçılığında suçlandığını net bir dille duyurdu.
Polat ailesinin avukatı Sevinç Horoz, Youtube yayınına katılarak müvekkilleri hakkında sadece vergi suçlamasına vakıf olduklarını söyledi. Vergi uzmanlarıyla çalıştıklarını anlatan Horoz, Polat ailesinin gelirlerinin yasal kaynaklar olduğunu söylemekle yetindi Horoz, bu gelirlerin oluşumu veya tasviye halindeki şirketlerden kesilen faturalar ve elden dolaştırılan paralar konusunda ayrıntıya da girmedi.
MUHASEBECİ HER ŞEYİ ANLATMADI
Polat ailesinin gelirlerine yönelİk kuşkuyu pekiştiren önemli bir itiraf ailenin muhasebe işlerini yürüten Ahmet Gün’den geldi. Gün, etkili pişmanlıktan yararlanmak için itirafçı olmaya karar verip savcıya bilgi aktardı. Gün’ün verdiği bilgiler özetle şöyle:
“- Engin Polat bana telefon görüşmesinde Rise And Shine firmasının bu ayki cirosunun 80 milyon liraya ulaştığını söylemişti. Kendisine ‘Maşallah iyi satış yapmışsınız.’ dedim, ancak daha sonra beyanname tarihine geldiğimizde yani 1 ay sonraki beyan verme tarihine yaklaştığımızda bana bu firmadan 80 milyon lira yerine yarı yarıya 40-45 milyon lira arasında satış faturası getirildi.
– 80 milyon lira tutarındaki faturaların yaklaşık yarısını iptal ettikleri için bana 40-45 milyon lira aralığında fatura gönderilmiştir. İptale konu mallar internet ya da başka bir yolla nihai tüketiciye gitmemiş olabilir ancak bu iptal edilen faturaların bedelleri dağıtıcı firma vasıtasıyla komisyonu kesilerek Rise And Shine hesaplarına gelmektedir.
– Burada mal karşılığı olmayan yüklü miktarda para girişi olmaktadır.
– Bu paranın kaynağının da bahis ya da başka bir kara para aklama olabileceğinden şüpheleniyorum ancak bunlar analiz sonucu ortaya çıkacak şeylerdir. Yani iptal edilen faturalar karşılığında bu şirketlerin hesabına giren kaynağı belirsiz yüklü miktarda para hareketi bulunmaktadır, ancak bunun kaynağının bahis mi ya da başka bir kara para olduğu konusunda şüphelerim var.
– 2022 yılının kasım ayından sonra bu şekilde yüklü satışlarda fatura iptalleri yapılarak kaynağı belirsiz para sisteme sokulmuş olabilir.
Gün, bu bilgiyle itirafçı olamadı. Polat ailesinin para sistemine kızı adına şirket kurarak katılan Gün’ün çok daha fazlasını bildiği, muhtemelen sistemini kuran isim olduğu tahmin ediliyor. Yasal düzenlemeler göre, savcının bildiğini anlatmak itirafçı almak için yeterli değil. Verilecek bilginin suçun netleştirmesi ve dosyaya önemli katkı sağlaması da gerekli.
Polat ailesi ısrarla konuyu vergi suçlamasına indirgemek istiyor. Sistemin önenli çarkı olarak suçlanan Ahmet Gün de konuyu vergiye indirgemek istiyor.
MALİ MÜŞAVİR BİLGİ VERDİ
Ahmet Gün’ün sistemdeki rolü ikinci bir itirafla daha da netleşti. Polat ailesinin Mali Müşavir Zümrüt Yerebakan, soruşturma duyulur duyulmaz, Polat çiftinin vergi cezasından kaçmak için malları ellerinden çıkarmaya çalıştığını iddia etti. Yerebakan, Polat ailesinin ellerindeki nakiti gayrimenkul üzerinden aklandığını da dile getirdi. Yerebakan, Polat ailesinin gayrimenkul alarak para aklama çalıştığını, itirafçı olmaya çalışan muhasebeci Ahmet Gün’ün komisyon karşılığı çek kestiğini ve paranın yine Polat ailesine döndüğünü açık bir dille anlattı. Yerebakan, savcılık tarafından serbest bırakıldı ve muhtemelen basına sızandan daha fazla bilgi verdi. Verdiği bilgiler nedeniyle serbest bırakıldı.
ŞİRİNLER YÖNTEMİ NEDİR?
Yerebakan, “Polatların Ataşehir’deki şirketinden çekler keşide ediliyordu. Bu çek bedellerinden avukat Ahmet Gün kendi komisyonunu aldıktan sonra çeklere konu paralar tekrar Polatlara dönüyor, gayrimenkul üzerinden sisteme girerek aklanıyordu.” iddilarında bulundu.
Yerebakan’ın verdiği bu bilgi, yani büyük miktardaki paranın küçük parçalara ayrılması, çekler ve başka finansal yöntemlerle dolaştırılması ve sisteme sokulması, kara para aklama da “Şirinler” yöntemi olarak biliyor. Uluslararası kara para tanımlarından Türkiye’ye geçen bu kavram, büyük paraların küçük parçalara ayrılması ve izinin kaybettirilmesi anlamına geliyor.
Yerebakan’ın verdiği bilgiler, aynı zamanda avukat da olan Ahmet Gün’ün esasında aklama sisteminin mimarı ve işletmecisi olduğuna dair kuşku yarattı. Polat ailesinin muhasebe işlerine bakan Gün, komisyon karşılığı çek keserek paranın sisteme girmesini sağlamış gibi gibi görünüyor. Çek kesmekteki amaç, nakit paranın başka kişiler üzerinden tahsil edilmesi. Hamiline kesilen çeklerde banka çeki getirene ödeme yapar ve veya kişi devredilebilir. Bu durumda farklı kişiler üzerinden para tahsilatı yapmak da kolaylaşır.
Polat ailesinin yasal gelirleri varsa ve bu gelirler kayıtlı ise, tasfiye halindeki şirketlerden fatura kesmek, gelirleri nakite çevirip vergiden kaçırmaya uğraşmak gibi, soruşturma konusu edilen suçu göze aldıkları belirsiz. Aile, vergi suçlamasıyla yargılanmaya razı görünüyor. Polat’ların bu suçtan yargılanmayı kabul etmelerindeki amaç ise vergi yasasına muhalefet suçunun, kara para ve örgüt üyeliği suçlamasına göre daha az olması. Polat ailesi, vergi suçuyla yargılanmaları halinde cezaevinden çıkacaklarını ve muhtemelen vergi kaybı nedeniyle sadece para cezası alacaklarını biliyor. Diğer suçlarda aile bütün mal varlığını kaybedeceği gibi, 30 yıla yakın hapis cezası da alabilir.
Polat ailesi ve dosyadan tutuklu kişiler yasadışı bahiç suçlamasıyla, “İllegal bahis veya şans oyunları oynatanlar ya da oynanması amacıyla yer veya imkan sağlayanlar hakkında 3 yıldan 5 yıla kadar hapis ve 10.000 güne kadar adli para cezasına hükmedilir.” maddesiyle yargılanacak. İkinci suçlama olan kara para aklamada ise, Ceza Kanunu’nun ilgili maddesi uyarınca, örgütlü kara para aklama suçunun cezası; 6 yıldan 14 yıla kadar hapis ve 40 bin güne kadar adli para cezası alabilirler. Savcılık büyük olasılıklı ceza tavanından yargılanmalarını isteyecek.