Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, TEKNOFEST 2024’e 1 milyon 600 bin gencin başvurduğunu hatırlatarak, “Böyle bir toplumsal seferberlik ruhu dünyanın hiçbir ülkesinde yok. Teknolojinin en ilerisini yaptığı kabul edilen Amerika’da, İngiltere’de, Almanya’da, Japonya’da, dünyanın en büyük nüfusuna sahip ülkelerinde, Çin’de, Hindistan’da böyle bir teknoloji etkinliği, böyle bir milli teknoloji ruhu yok.” dedi.
Kacır, Afyon Kocatepe Üniversitesi Atatürk Kültür Merkezi’nde Türkiye’nin ilk astronotu Alper Gezeravcı’nın katılımıyla düzenlenen Gençlik Buluşması’nda, bütün projelerinin kalbinde Türk gençliğinin yer aldığını söyledi.
Türkiye’de 20. yüzyılda da yerli ve milli havacılık anlamında çok önemli girişimlerde bulunulduğunu ancak dönemin siyasi ve ekonomik istikrarsızlıkları nedeniyle bir sonuca ulaşılamadığını dile getiren Kacır, “Türkiye bugün savunma sanayisinde, havacılıkta dünyaya parmak ısırtan başarı hikayelerine imza atıyorsa bu, Türk gençliği sayesindedir. Sizler gibi gencecik insanların oluşturduğu mühendislik takımları, teknoloji ekipleri, Türkiye’yi Cumhuriyetimizin ikinci asrına, Türkiye Yüzyılı’na taşıyan büyük başarılara imza attı.” ifadelerini kullandı.
“Bu ülkenin öz evlatları alın teriyle, akıl teriyle Türk’ün imzasını gökyüzüne atmıştır”
Nuri Demirağ, Vecihi Hürkuş ile bazı ilgililerin yıllar önce ülkedeki havacılık girişimlerini anlatan Kacır, şöyle devam etti:
“Bu ülkede havacılık adına ne varsa, hatta sanayileşme adına ne varsa adeta akamete uğratılmış. Bütün sanayileşme tarihimiz, havacılık tarihimiz akamete uğratılmış, engellenmiş hikayeler tarihine dönüşmüş, 2000’li yıllara kadar. Ne zaman ki 2000’li yıllarda bir sağlam irade gelmiş ve demiş ki ‘Bu ülkenin neye ihtiyacı varsa biz kendi evlatlarımızın alın teriyle, akıl teriyle üretilmesini, geliştirilmesini sağlayacağız. Biz devlet iradesiyle onların arkasında dimdik duracağız’. Böylelikle bu ülkenin öz evlatları alın teriyle, akıl teriyle Bayraktar’ları, Akıncı’ları, Aksungur’ları, ANKA’ları, Hürkuş’ları, Hürjet’leri, Atak’ları, Gökbey’leri, Kaan’ları, Kızıl Elma’ları üretmiş, Türk’ün imzasını gökyüzüne atmıştır.”
Türk gençliğinin, önündeki engeller kaldırıldığı takdirde her türlü yükün üstesinden geleceğine ve dünyanın en önemli projelerine imza atacağına inancının tam olduğunun altını çizen Kacır, “Bu anlayışla ümit ediyoruz ki sizlerle birlikte, TEKNOFEST kuşağıyla birlikte, daha nice büyük başarıya imza atacağız. Dünyada eşi ve benzeri olmayan teknoloji festivallerini bu anlayışla düzenliyoruz. 2018’de TEKNOFEST’e 20 bin genç katılmıştı. 14 teknoloji yarışmasına 20 bin genç başvurmuştu. 2023’te 44 teknoloji yarışmasına, 337 bin takımla 1 milyon genç başvurdu. Kırılması zor bir rekora imza attığımızı düşünüyorduk, bu seneye kadar. Bu yıl 2024 TEKNOFEST’ine 788 bin takımda 1 milyon 600 bin Türk genci başvurdu. Böyle bir toplumsal seferberlik ruhu dünyanın hiçbir ülkesinde yok. Teknolojinin en ilerisini yaptığı kabul edilen Amerika’da, İngiltere’de, Almanya’da, Japonya’da, dünyanın en büyük nüfusuna sahip ülkelerinde, Çin’de, Hindistan’da böyle bir teknoloji etkinliği, böyle bir milli teknoloji ruhu yok. Bu ruhla, bu inançla, bu coşkuyla, heyecanla, inşallah hep birlikte bu güzel topraklara, Türkiye’ye nice başarı hikayesi kazandıracağız.” diye konuştu.
“Gözümüz daha yükseklerde”
Kacır, havacılıktan sonra özellikle uzay teknolojilerinde çok başarılı olma hedefiyle çalışmalarını sürdürdüklerini belirterek, “Maalesef 1980’ler 1990’lar Türkiye’nin teknoloji yolculuğunda kayıp yıllar oldu. Dünyada bilgisayar devrimi, internet devrimi muhteşem bir hızla gelişirken, Türkiye o yılları siyasi ve ekonomik istikrarsızlıklarla maalesef heba etti.” dedi.
2000’li yıllara gelindiğinde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın önderliğindeki sağlam iradeyle başlatılan mücadelenin sonuçsuz kalmadığını ve bugün uzay teknolojilerinde de önemli başarılara imza atıldığını söyleyen Kacır, “Nihayetinde 600 kilometreden, metre altı çözünürlükle görüntü almamızı sağlayan, elektro optik kamerası dahil, tüm kritik alt sistemleriyle yerli ve milli görüntüleme uydumuz İmece’yi, Cumhuriyetimizin 100. yılında, 2023’te uzaya göndermeyi başardık ama durmuyoruz, daha yapacak çok işimiz var. 8 Temmuz 2024 haftasında Türkiye ilk milli haberleşme uydusu TÜRKSAT 6A’yı uzaya gönderecek. Kendi haberleşme uydularını yapabilen 11 ülkeden biri olacağız.” değerlendirmesinde bulundu.
TÜRKSAT 6A’nın 36 bin kilometrede görev yapacağını anlatan Kacır, “Gözümüz daha yükseklerde. 380 bin kilometre ötedeki aya, kendi teknolojimizle erişeceğiz. Sizler gibi genç insanların, genç mühendislerin, bilim insanlarının emeğiyle bu gerçekleşecek. Türkiye hibrit roket motoru teknolojisinde dünyada ilk 4 ülkeden biri bugün. İnşallah önümüzdeki yıllarda gerçekleştireceğimiz Ay Projesi ile bu teknolojiyi uzayda gerçekleştiren ilk ülke olmayı hedefliyoruz. Bunu başarırsak uyduların yörüngeler arası transferini sağlayan uzay araçlarını Türkiye’de üretme imkanına sahip olacağız.” ifadesini kullandı.
Kacır, Milli Uzay Programı’nın hedeflerini, gerçekleştirdikleri çalışmaları anlattı, uzay ve uydu teknolojilerini de yerli ve milli olarak geliştirmenin, Cumhuriyetin mayasındaki “tam bağımsızlık” iddiasını güçlendireceğini vurguladı.
Konuşmasının ardından Afyon Kocatepe Üniversitesi Prof. Dr. Mehmet Karakaş ile Afyonkarahisar Valisi Kübra Güran Yiğitbaşı, Bakan Kacır’a hediye takdiminde bulundu.
Daha sonra Türkiye’nin ilk astronotu Alper Gezeravcı, salonu dolduran üniversite öğrencilerine sunum yaptı.
Bakan Kacır da Afyonkarahisar Ticaret ve Sanayi Odası’nda kentin sanayicileri ve iş insanları ile bir araya geldi.